|
 |
 |
aliseyyar@sosyalsiyaset.net |
 |
|
Manevi Bakım
|
Manevi Bakım Nedir?
|
 |
Kavramsal İçeriği |
|
|
Manevî
Bakım [İng.: Spiritual Care // Alm.. Geistige Pflege; Seelsorgerische Pflege;
Seelsorge], tıbbî tedavi, tıbbî ve sosyal bakım, tıbbî ve psiko-sosyal
rehabilitasyon hizmetlerinin önemli bir parçasıdır. Bakıma muhtaç kişilerin
maneviyatını (kişisel gelişimlerini, morallerini) güçlendirmeyi, hayata
bağlılıklarını artırmayı, iç (manevî) dünyalarıyla barışık olmalarını,
manevî sapmaları ve korkuları gidermeyi amaçlayan sosyal nitelikli ve
insan odaklı bakım hizmetleridir. Manevî bakım, özellikle kronik
hastalara, kalıcı sakatlığı olan özürlülere ve yaşlılığa bağlı değişik sıhhî
sorunları olan yaşlılara yönelik maneviyat destekli bütün hizmetlerdir.
Maneviyat, tıbbî ve sosyal hizmetlerde bütüncül ve birleştirici bir rol
üstlenir ve kişinin sağlığına yeniden kavuşmasına veya bu mümkün değilse
mevcut durumuyla barışık olmasını ve hayata bağlı kalmasını sağlayan önemli
bir unsurdur. Dünya Sağlık Teşkilatı’na göre sağlık, biyo-psiko-sosyal ve
manevî yönüyle kendini iyi hissetme halidir.
Genelde
her hastalık, her sakatlık ve her bir tıbbî-organik rahatsızlık, fizikî
sancıların yanında hissî, zihnî ve ruhî ağrılara da yol açabilir. Manevî
odaklı bakım ve destek hizmetleri, kişinin hayatını tehdit eden ağır
derecede özürlülük ve hastalıklarla mücadelede önemli bir katkı sağlar.
Hayatın anlamı ve gayesi, ölümün perde arkası ve hikmet yönü, metafizik
gerçekler ve ahiret boyutu, iman esasları ekseninde kişinin anlayabileceği
ve idrak edebileceği bir tarzda manevî terapistlerce veya sosyal
ilahiyatçılarla dile getirilerek, kişinin huzuru ve mutluluğu elde
edilebilmektedir. Manevî yönden sağlıklı olan hastalar, yaşlılar ve
özürlüler, birçok engeli aşmada hastalıkları yenmede başarılı olacaklardır.
Manevî bakım, birçok Avrupa ülkesinde genel sağlık hizmetlerinde ve evde
veya kurumda sosyal bakım hizmetlerinde önemli bir role sahiptir.
İlahilerin, ibadetlerin, duaların, estetik sanatın ve diğer manevî tedavi
yöntemleri manevî bakım hizmetlerini kapsamaktadır.
Batı
dünyasında sağlık ve sosyal bakım uzmanları, sosyal danışmanlar, sosyal
hizmet uzmanları, çocuk gelişim uzmanları, hizmet uygulamalarında manevî
unsurları daha çok kullanarak, hem hizmet alanların gönül dünyalarını
kazanıyorlar, hem de onlarla daha iyi iletişim kurabiliyorlar. |
 |
MANEVÎ BAKIM HİZMETLERİ SUNAN
ELEMANLARA DÜŞEN GÖREVLER: |
|
|
1.) Bakıma muhtaç kişinin, hayatın anlamını ve
amacını bulmasında yardımcı olmak.
2.) Hayatını gözden geçirebilmesi için cesaret
verici telkinlerde bulunmak.
3.) Sabırla ve dikkatle dinlemek.
4.) Kişinin, inanç ihtiyaçlarını desteklemek ve
ibadetlerini yerine getirmede yardımcı olmak.
5.) Güven oluşturmak.
6.) Manevî huzursuzluklarını, endişelerini,
kaygılarını ve sapmalarını gidermek.
7.) Kişinin, sabır içinde şükretmesine
yardımcı olmak. |
 |
MANEVÎ BAKIMA DAİR RESMÎ-MESLEKÎ
AÇIKLAMLAR |
|
|
“Sağlık için, manevî ihtiyaçlar; bedeni meydana
getiren fizikî organlar kadar önemli bir unsurdur, hepimizin gözlemlediği
fizikî durum, zihnimizi ve ruhumuzu etkileyebilir” (Florence Nightingale).
Sağlığı koruma ve geliştirme, hastalıkları
önleme, acıyı dindirme, hemşirenin fonksiyonlarındandır. Dolayısıyla ferdin
manevî boyutuna yönelik bakım hizmetlerinin verilmesi de hemşirenin
fonksiyonun bir parçasıdır. (Uluslar Arası Hemşirler Birliği –ICN).
Sağlık, beden, beyin ve ruh arasındaki uyum
düzeyidir. Dolayısıyla ferdin bütüncül sağlığı, maneviyat dahil bütün bakım
türlerinin hayata geçirilmesi ile mümkündür. (Amerikan Holistik
Hemşireler Birliği). |
 |
MANEVÎ ve MANEVİYAT NEDİR? |
|
|
Manevî (Manen) [İng.: Spritual // Alm.: Geistig;
Seelisch; Moralisch; İnnerlich] kelimesi, aslında
Arapçadan gelen bir sıfattır ve “duyu
organları olmaksızın kalp (gönül) ile kavranıp bilinen şeye ait olandır”
veya “mana cihetiyle, manaca, maddî olmayan, soyut, ruhanî, ruhca,
içe ait, inançla ilgili” anlamlarına gelir.
Maneviyat [İng.: Spirituality; Theology // Alm.:
Geistigkeit; Geistige Natur; Seelische Verfassung; Theologie]: ise
manevî-ruhî hayatla ilgili ve mana âlemine ait olanlardır. Yani, Manaya,
inanca, gönüle, ruha ait olan şeylerin bütünüdür veya “insanın sahip olduğu
tüm duygu, düşünce ve dinî duyguların bütünüdür”. “Dinden,
imandan, mukaddesattan gelen güç ve kuvvettir”. “Maddî olmayan bütün manevî
varlıklar ve kavramlar (akıl, zekâ, bilgi, inanç, yetenek ve
lezzet)”. “Tabiat ve fizik ötesi konuları ele alan ilahî kökenli bilgilere
dayanan bilimdir”. ”Maddî varlıkların dışındaki diğer varlıkları ele alan
disiplindir”. “Dünya gözüyle görülmeyen ve-fakat iç dünyamızla varlığına
inandığımız gaybî konulardır”. “Vahiy kaynaklarından esinlenme sonucunda
inancı güçlendiren her türlü düşünce, yaklaşım ve faaliyetlerdir” (Seyyar,
Ali; Sosyal Bilimler Sözlüğü). Ferdin, maddenin ötesinde, ilişkili olduğu
her şey ve bunların temel manalarına yönelik iç (ruh) kaynaklarının
toplamıdır (Simsen-1985; Ross-1994).
Maneviyat ve manevî değerler, geniş
anlamda din (İslâm) ve dinî (metafizik) öğretiler şeklinde
tanımlanabilir. Maneviyat; içten hükümlü olmayı, hiçbir etki ve dış tesir
altında kalmadan, vicdan emirlerine göre, özgürce yaşamayı temin eden
iç dünya kuvvetidir. Maneviyat, kesin karar, müspet inanç, hakikati bulma
ümidinin taşıyan tefekkür ve gerçek fıtrî sevgi gibi iç dünya besinlerinden
alınır.
|
 |
SOSYAL PSİKOLOJİ VE KİŞİSEL GELİŞİM AÇISINDAN MANEVİYAT |
|
|
Maneviyat,
bir kimsenin zorluklara karşı koyma ve üstün moral gücüne sahip olmasıdır.
Bu bakımdan kişinin maneviyatının güçlü olması demek, gayba imanı güçlü olan
kimse demektir. Bir kimsenin zorluklara karşı koyma ya da moral gücünün
inançla ilgisi bu bağlamda ortaya çıkar. Manevî yönden güçlü insanlar, aklen
uyanık, atik, buluşçu olur. Maneviyat, insanı sürekli çalışan, enerji küpü,
dirençli bir zekâ sahibi yapar. Tüm aldanmalardan kurtarır. Üstün maneviyat;
insanları inançlı, aktif, enerjik, güçlü, azimli, kararlı, iddialı,
mücadeleci, yılmayan, karşısına çıkan her engeli aşmak için hayatın her
türlü şartlarıyla mücadele eden, geniş görüşlü, ferah yürekli, esirgeyici,
bağışlayıcı ve kalbi sevgi ile dolu hale getirir. |
 |
FELSEFE İLE MANEVİYAT ARASINDAKİ BAĞ |
|
|
Felsefenin
en temel konularından biri olan ilâhiyat (maneviyat) yani metafizik, ilk
dönemlerden beri insanlığı meşgul etmiştir. Maddî bir sureti bulunan insan,
görünen bu âleme nerden geldiğini ve nereye gideceğini sorarak, ilahiyat
ilmiyle ilişkisini başlatmıştır. Bu ilmi sistemleştiren ilk filozof Aristo
olarak bilinir. Aristo, bu âlemin ondan çıktığı ve âleme ilk hareketi veren
"hareket etmeyen bir hareket ettirici"nin varlığını kabul ederek bu âlemin
nasıl yaratıldığını izah etmeye çalışmıştır. Aristo'nun bu düşüncesi, Batı
ve Doğu felsefelerini derinden etkilemiştir. Ancak Farabi, İbn Sina gibi
Müslüman filozoflar ve Farabi'den etkilenen Musa İbn Meymûn gibi Yahudi
kelamcılar Aristo'nun fikirlerinden etkilenmelerine rağmen kendileri yeni
bir felsefi sistem kurarak günümüze kadar etkinliklerini sürdürmüşlerdir.
Özellikle İbn Sinâ ilahiyat konusunda orijinal bir sistem geliştirebilmiş,
varlık ve mahiyet ayrımı yaparak, ilk varlığın yani Allah'ın her şeyin
yaratıcısı olduğunu "sudur nazariyesi"yle açıklamıştır. |
 |
MANEVİYAT VE AHLÂK ARASINDAKİ BAĞ |
|
|
Maneviyatın ilahiyatla
bağlantılı olmasından dolayı dinî ve ahlakî normlar da maneviyatın kapsamına
girmektedir. Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslâm dininin savunduğu temel
ahlâkî prensipler olduğu gibi diğer din ve felsefelerin savunduğu temel ve
evrensel ahlakî prensipler de vardır. Her dinin mensupları tarafından bu
ilkelere sahip çıkılması o dinin bir emridir. Bu açıdan manevî değerler
olarak nitelendirilen bu prensiplerin temel kaynağı dindir. Dinin ise hayatı
üzerine inşa ettiği temel öncülleri ilahî prensiplerdir. Bu ilahî
prensiplerin manevî değerler adı altından o dine inanan bireyler ve toplum
tarafından benimsenmesi, maneviyat ile ilahiyat arasındaki doğru ilişkinin
ve sosyal tezahürün bir boyutudur. |
 |
MANEVİYAT VE BİLİMLER ARASINDAKİ BAĞ |
|
|
Manevî Bilimler [İng.: The
humanities // Alm.. Geisteswissenschaften], tabiî (doğal) bilimlerin ilgi
alanlarının dışındaki konulara ağırlık veren, daha çok insanın manevî
kaynakları ve ruhun meziyetleri çerçevesinde araştırmalar yapan bilim
dallarıdır. Teknoloji, lisan, sanat, edebiyat, felsefe gibi insan
ürünlerinin yanında din kapsamında ahlâk, tasavvuf gibi sosyal ve ilahî
konuları inceleyen ilimlerdir.
Manevî bilimler, kavram olarak 19. yüzyılında Avrupa’da ortaya çıkmıştır.
Vahye dayanan kaynakların tefsiri yanında tarih filolojisi (edebiyat, dil)
çalışmaları kapsamında türediği için, toplum ve kültür bilimleri (sosyal
bilimler) ile yakından ilişkilidir. Manevî bilimlerin teorik içeriği Wilhelm
Dilthey tarafından oluşturulmuştur. “Manevî Bilimlere Giriş” kitabıyla (Einleitung
in die Geisteswissenschaften, 1883) Dilthey, maneviyat konularına
uygulanabilir sosyal bir boyut kazandırarak, maneviyatı bilimlerin bütünü
olarak ilan etmiştir. Buna göre manevî bilimlerin kaynağında tarihî ve
sosyal gerçekler yatmaktadır. İnsanların manevî faaliyetlerinin
anlamlandırılması ve idraklere uygun bir şekilde yorumlanması, tefekkür
yoluyla ortaya çıkarılmasının mümkün olduğunu iddia eden Dilthey, tabiî
bilimlerden farklı olarak sadece genele yönelik değil şahsî özellikler
etrafında bireysel hadiselere yoğunluk kazandırmak istemiştir. Dilthey,
fıtrata uygun araştırma yöntemlerinin yanında manevî değerlerin de tespit
edilip çalışma kapsamına alınmasına önem vermiştir. Dilthey tarafından
oluşturulan Manevî Bilimler Ekolü’ne katılan diğer bilim adamları şunlardır:
Hermann Nohl, Eduard Spranger, Georg Misch, Erich Rothacker ve Jürgen
Habermas. |
 |
MANEVİYAT İLE İLAHİYAT ARASINDAKİ BAĞ |
|
|
Maneviyat ve ilahiyat kavramlarının içeriği aynı
konularla ilgilidir. Ancak ilâhiyat bir disiplinin adıdır. Maneviyat ise bu
disipline konu olan meselelerin hepsinin ortak adıdır. Bir başka ifadeyle
ilâhiyatın konusu maneviyattır. Yani dış dünyada (ayanda) maddî varlığı
olmayan fakat gerçekte varlığı olmakla birlikte mahiyeti bilinmediği için
"zihinde varlık" olarak nitelendirilen ya da bir madde/cisimde varlığı
somutlaşan varlıklar, ilâhiyatın kapsamına girmektedir. İslâm ilimleri
arasında kelâm ilmi, ilahiyat ilmini usûl-i din ilmi olarak
sistemleştirilmiş, İslâm inanç esasları çerçevesinde yaradılışı ve ilahiyata
dair mevzuları izah ederek felsefeden ayrılmıştır. Aynı şekilde
Hıristiyanlık tarihinde de "teoloji" adı altında bir ilahiyat disiplini
geliştirilerek yaratılış ve diğer metafizik konulara yer verilmiştir. İlm-i
kelam, Allah'ın zat ve sıfatlarından bahsederken O'nun zatıyla birlikte
sıfatlarını da konu edinmiştir. Dolayısıyla manevî bir varlık ya da mahiyeti
gayb yani bilinmez olarak algılanan Allah, gerçekte manevi değil, varlığı
yaratan ilk, tek, ezelî ve ebedî olan aşkın varlıktır. O'nun bir varlığı ve
mahiyeti vardır. Ancak bu mahiyet, yaratıklardan hiç birine benzemez;
yaratıklara teşbih edilemez. İnsan muhayyilesine sığmaz. O'nun Allah
olmasının gereği budur. Müslümanlıktaki bu tevhit ve tenzih anlayışı
maneviyatın temelini oluşturur. |
 |
İSLÂM’A GÖRE MANEVÎ BİLİMLER İLE İLÂHİYAT ARASINDAKİ BAĞ |
|
|
İlahî (metafizik) mevzularla ilgilenen
bilimlerin ve bu bilimlerin elde ettiği bulguların hepsine manevi bilimler
denir. Manevî bilimler, ilâhiyat ana bilim dalı altında toplanmıştır.
İlahiyat kavramı ise öncekilerin mabadettabia, ilahiyat ilmi dedikleri
metafizik ilmini ifade eder. İlahiyat ilminin temel konusu, hem maddeyi
yaratıp suret veren hem de manevî varlıkları yaratan sebeplerin sebebidir.
Buna felsefede illet-i ûla (ilk sebep) denir. Bu da varlığı zorunlu olan
varlıktır. Bu bakımdan ilahiyat disiplinin ilk konusu varlıktır. İnsanın
duyu organlarıyla algılanamayan bu manevî varlıktan madde sudur etmiştir.
Dolayısıyla maddenin kaynağı varlığı zorunlu olan "vacibu'l-vücûd" yani
Allah'tır. |
 |
MANEVİYAT VE SOSYAL HİZMETLER ARASINDAKİ BAĞ |
|
|
Sosyal hizmetler, insan odaklı bir yaklaşımla
ancak uygulanabileceği için, insanların maneviyatına ve fıtratlarına
endeksli olarak psiko-sosyal sorunlarına çözüm üretilebilmelidir. Bu
bağlamda ortaya çıkan manevî sosyal hizmetler, sosyal hizmet
faaliyetlerinin, millî ve manevî değerlere uygun bir biçimde uygulanmasıdır.
Sosyal hizmet anlayışının ve uygulanmasının maneviyat odaklı olarak
biçimlendirilmesi, hem mânen (ruhen), hem de madden insanın saadetini temin
eden sosyal hizmet uygulamaları anlamına gelir. Manevî sosyal hizmetlerin
temel hedefi, sosyal hizmetlere ihtiyaç duyan kişinin sadece dünyada değil,
ahirette de mutlu olmasını sağlamaktır. Gâyesi, kalpleri manevî, akılları
ise pozitif bilimlerle aydınlanmış, fıtrî vasıflara ve ahlâkî değerlere göre
hayatını tanzim edebilen, ruhu ile barışık mutlu fertler yetiştirmektir.
Manevî sosyal hizmetler, kişilerin sosyal bilinçlenmeleri ve topluma
uyumları için, üstün karakter geliştirmeye yönelik sosyal eğitimi esas
almaktadır. Maneviyat odaklı sosyal hizmetler, yalnızca dinî konuları
içermekle kalmaz, aynı zamanda psiko-sosyal eğitim ve destek kapsamında
güzel ahlâk, kültür, mantık, sağlık ve etkili iletişim gibi kişisel gelişim
alanına girebilecek bir çok pedagojik destek unsuru da girmektedir.
Pozitif (Seküler) Sosyal Hizmet Anlayışı İle Maneviyat Odaklı Sosyal Hizmet
Anlayışı Arasındaki Temel Farka gelince: "Pozitif bilimler açısından sosyal
hizmetler" ve "din bilimleri boyutu ile sosyal hizmetler" içeriyi ve kapsamı
bakımından şöyle ayrılabilir. Pozitif bilimler olgusal gerçekliklerden
hareketle bilgi elde eder. Eşyanın ve maddî varlıkların mahiyetini
araştırır. Pozitivist sosyal hizmet anlayışına göre maneviyat, insanın
haleti ruhiyesi ve psişik halleridir. Dini düşünceye göre sosyal hizmet
anlayışında ise maneviyat, hem insanın bu halleri hem de öteki dünya ve buna
hazırlayan manevî değerlerdir. Manevî bilimler, olgusal gerçekliklerin
ötesine giderek bunların varlık sebebini ve hikmetini araştırır. Pozitif
bilimlere dayanan statükocu sosyal hizmetler, fizikî âlem ve varlıkların
yanında kişilerin tutum ve davranışların üzerinde yoğunlaşıp, davranışların
toplumsal normlara göre değiştirilmesini amaçlamaktadır. Manevî bilimlere
dayanan sosyal hizmetler ise, hem fizik ötesi âleme, hem de kişinin
fıtratına ve ruhuna yönelir. Kişinin manevî kaynaklarının gün ışığına
çıkartarak tutum ve davranışlarında tabiî bir değişimin elde edilmesini
sağlamak ister. Aslında pozitif ve manevî bilimlerin sahası ayrı olmasına
rağmen sosyal hizmetlerin gaye ve hedefleri açısından aynıdır. Sadece niyet
ve bakışın yanında yöntemler farklıdır. Manevî ilimler, pozitif
araştırmalarla elde edilen bilgiyi, Allah'a iman ve ona yakın olmak için bir
vasıta bilirken, pozitif ilimler, pozitif ilmi sadece bilgi olsun diye
yapar. Manevî ilimler, pozitif bilim yoluyla sadece insanın bu dünyada elde
edeceği mutluluğu ya da huzuru amaç edinmez, bunun ötesinde amaç, Allah'ın
rızasını ve ahiret hayatını kazanmaktır. Pozitif bilim ekseninde uygulanan
sosyal hizmetlerde öteki âlem kaygısı güdülmediğinden amaç, sadece bu dünya
ile sınırlıdır. Ancak meseleye İslâm dini zaviyesinden bakacak olursak ister
pozitif bilim, isterse psikolojik ya da manevi ilimler olsun aralarında gaye
ve hedef açısından bir ayrım yoktur. Çünkü İslam dinine göre, hem pozitif
bilim çalışmaları kapsamındaki sosyal hizmetler, hem de dini bilimler
ekseninde manevî sosyal hizmetler, insanın lehine ve menfaatine olan bilgiyi
ve etkin hizmetleri üretilmesi ve uygulanmasıdır. Bilgiden ve sosyal
hizmetten maksat hem ruhen, hem de madden insanın saadetini temin etmektir.
Bundan amaç ise Allah'ın rızasını kazanmaktır. Demek ki İslâm'a göre pozitif
bilimlerle dini bilimler içerik açısından farklı alanları konu edinmiş
olsalar da gaye ve hedef açısında aynı amaca yöneliktirler. Ancak metafizik
boyutuyla baktığımızda, manevî sosyal hizmetlerin amacı, kişinin sadece
dünyada değil, ahirette de mutlu olmasını sağlamaktır.
Manevî Sosyal Hizmetleri Kimler Üstlenebilir? Konusuna gelince: Kişinin
bedenî ve sosyal sağlığının yanında ruh sağlığının da korunması onun tam bir
iyilik hâlinde olması açısından önemlidir. Rasyonalist ve seküler bir
anlayışa dayalı sosyal hizmet uygulamalarında kişilerin ruh sağlığı ile
ilgilenen uzmanların başında psikiyatrist ve psikologlar gelmektedir. Bunun
yanında sosyal hizmet uzmanları da tıbbî sosyal hizmet çalışmaları
kapsamında hastaların psikolojik sorunlarının çözümünde yardımcı
olmaktadırlar. Ruhî sorunlar içinde olan veya manevî risklerin tuzağına
düşmüş kişilerin imdadına ise ilahiyat mezunu manevî terapistlerin de
yetişmesi mümkündür. Sosyal hizmetlerden beklenilenlerin etkin bir şekilde
ortaya çıkması arzu ediliyorsa, bütüncül bir anlayışa dayalı sosyal hizmet
uygulamalarına ihtiyaç vardır. Farklı disiplinlerden gelen uzmanlar, sosyal
hizmetler alanında değişik fakat birbirini tamamlayan yaklaşımlarla
karşılıklı fikir alış verişinde de bulunarak, sosyal hizmet verdikleri
kişilerin sorunlarına daha etkin çözümler bulabilirler. Sosyal hizmetlere
muhtaç alan kişi ve ailelerin güvenini kazanmış sosyal hizmet uzmanın birden
fazla disipline ait bilgi ve tecrübelere sahip olması ve bunları özümseyerek
çalışma alanında uygulayabilmesi, şüphesiz hizmetlerin etkinliğini önemli
derecede artıracaktır. Dolayısıyla bir ilahiyat uzmanının (din
görevlisinin-manevî terapistinin) sosyal hizmet çalışma alanlarında davranış
(psiko-sosyal) odaklı modelleri bilmesi ve uygulaması ne kadar önemli ise,
sosyal hizmet uzmanının da manevî odaklı yaklaşım modelleri öğrenmesi ve
hizmet programına koyması da o kadar elzemdir. |
 |
MANEVİYAT ve BAKIM ARASINDAKİ BAĞ |
|
|
Manevî Bakım, manevî sosyal hizmetler kapsamında
bakıma muhtaç yaşlı, özürlü veya kronik hastalara yönelik maneviyat odaklı
bakım hizmetleridir. Bakıma muhtaç kişilerin maneviyatını (kişisel
gelişimlerini, morallerini) güçlendirmeyi, hayata bağlılıklarını artırmayı,
iç (manevî) dünyalarıyla barışık olmalarını, manevî sapmaları ve korkuları
gidermeyi amaçlayan sosyal nitelikli ve insan odaklı bakım hizmetleridir.
Sağlık bakımının holistik (bütüncül) bir yaklaşımla sağlanmasının gereğinden
yola çıkılarak, fertlere tıbbî, fizikî, duygusal, psiko-sosyal hizmetlerin
yanında manevî (ruhî-dinî) destek hizmetlerinin verilmesidir manevî bakım.
|
 |
MANEVİYAT İLE İLGİLİ ÖNEMLİ KAVRAMLAR |
|
|
Manevî Değerler (Manevî Miras): [Spritual
values // Geistige Werte], bir sosyal grubun mensuplarının, sırf
başkaları tarafından tasdik edildiği için değil, kendi idrak ve anlayışıyla
doğruluğunu tasdik ettikleri için, anlaşma hâlinde oldukları ve sübjektif
olarak da değer takdir ettikleri kıymet hükümleridir. // Evrensel ahlakî
değerler yanında her ulusun kendi iç dinamiklerine bağlı olarak benimsediği
değerlerin toplamıdır. // Metafizik âlemdeki (gözle görülmeyen dünyadaki)
şeyler, bir başka ifadeyle iman, marifet (tanıma, bilme), rüşt (doğru yolda
olmak) gibi nimetler, güzellikler ve iyiliklerdir. Maddî değerlere göre daha
köklü ve kalıcı olan manevî değerlerin temelinde umumî manada din düşüncesi
ve inançlar yatar. Bunlardan da somut olarak, din ve vicdan hürriyeti, fikir
hürriyeti, yani insan hakları ve adalet tezahür eder. Anarşizm
temsilcilerinden M. Stiner’e göre manevî ve ahlâkî değerler, bir takım
soyutlamalar ve hayallerden ibarettir. Bu zihniyete göre, iyiliğin ve
kötülüğün tek başına bir manası yoktur.
Manevî Eğitim [Spritual education // Geistige Erziehung], insanın ruh
ve karakter gelişimini hedefleyen, millî ve mânevî değerleri esas alan,
inanç ve düşünce ağırlıklı bir eğitim modelidir. // Millî-mânevî ve
dünyevî-uhrevî değerleri birlikte ele alan-değerlendiren düalist eğitim
anlayışı. Batılı antropologlar, bir çok Japon şirketinin, yeni alacakları
personeli mâneviyatçılık eğitimine göre yetiştirdiklerini tespit
etmişlerdir. Japonya’da mânevî ağırlıklı eğitim felsefesi, milliyetçilik ve
sosyal münasebetlere dayalı destanların, hikâyelerin ve sembollerin
öğretilmesi gâyesine yöneliktir. Zen, Konfüçyüs ve Samuray geleneğine
dayanan bu eğitim programlarında, temel felsefe olarak, halkın psikolojik
değerlerinde yaşayan dayanışma, sorumluluk ve gerçeğin benimsenmesi gibi
unsurlara yer verilmektedir. Bu eğitim anlayışında, Batıdakinin aksine,
seküler-mukaddes veya sosyal-ferdî gibi ayrım yoktur.
Manevî Gayret, [Spiritual effort // Geistige Anstrengung], kişisel
gelişimi, manevî değerler ekseninde gerçekleştirme azmidir. // Düşüncelerin
ve çabaların, vicdana ve akla göre biçimlenmesi, fikirlerin insan
yaradılışının gerçek kanunlarına göre düzeltilmesi, inançların bu yönde
müspetleşmesi ve kesinleşmesi çalışmasıdır. Manevî yönden ilerlemek isteyen
bir insan, inanırlığını, güvenirliğini, şahsiyetini, haysiyetini, insanlık
onuru ve saygınlığını büyük bir önem ve ciddiyetle korur ve vicdan
özgürlüğünü her şeyin üstünde tutarak yaşar.
Manevî Hastalıklar [Spritual diseases // Sprituelle Krankheiten],
nefsaniyete düşkünlükten ve buna binaen ahlâkî-manevî suçlar (günahlar)
işlemekten dolayı kişinin düşünce, tutum ve davranışlardırındaki ahlâkî
bozulmalardır. // Manevî zararların, kişinin şahsiyeti ve yaşama tarzı
üzerindeki olumsuz ve kalıcı etkileridir. // Kalbe gelen yanlış itikat
(inanç); insanın doğruyu, gerçeği görmesine mâni olan perde; itikâdî
bozukluk ve düşüncedir. // Dünyâya ve haramlara düşkün olma; kibir ve riyâ
gibi kalp hastalıklarıdır.
Manevî Huzur [Spritual well-being // Geistiges Wohlbefinden], kişinin
manevî risklerden uzak durarak ve manevî temizlik içinde bulunarak, iç
huzura kavuşmasıdır. // Allah’ı anmanın ve O’nun emirlerini yapmanın
sonucunda inanan insanın kalbinde meydana gelen bir rahatlıktır.
Manevî Riskler [Spritual risks // Sprituelle Risiken], nefse uyma
ihtimalleridir. // Nefsin değişik tuzaklarına düşme ve nefsin emrettiklerini
sürekli ve tereddütsüz olarak yerine getirme tehlikelerdir. // Nefis
terbiyesi görmeme sonucunda ortaya çıkabilecek tehlikelerdir.
Manevî Temizlik [Spirutal cleanness // Geistige Reinheit], insanın iç
temizliği, kalb temizliği; kalbini her türlü bozuk inanç ve düşüncelerden ve
kötü huylardan arındırılmasıdır.
Manevî Varlıklar [Spritual beings // Geistige Geschöpfe], görünmeyen
ve-fakat varlığı kabul edilen canlılar veya melekelerdir. Sınıflandırma: 1.)
İnsanın içinde taşıdığı manevî varlıklar: Ruh, can, akıl, gönül (kalp),
nefis gibi. 2.) İnsanın dışında var olan manevî (metafizik) varlıklar:
Melek, cin, şeytan gibi. // Manevî Varlıkların Varlığı Nasıl İspatlanabilir?
Maddî varlıkların yaratılmış olması ve bunlara yaratan Yüce bir varlığın
olmasından hareketle manevî varlıkların gerçek olduğu fikrine ulaşılır.
Ancak bu yaratma nasıl olmuştur? Bu sorunun cevabı ilâhiyat disiplinin
içerisine mebde' yaratma başlangıç ilmini de bir konu olarak almıştır.
Bununla beraber "hayatı sona eren canlılara ne olmaktadır?" sorusu, ahiret
kavramını cesetlerin durumunu, ruh ve bedenin nereye gittiği sorularını
gündeme getirmiştir. Bu da tekrar dirilme (ahiret) yani Meâd ilmini felsefe
ve kelamın konuları arasına dâhil etmiştir. Fakat insan duyu organlarıyla bu
kavramları ayanda idrak edemez ancak akıl ve istidlal (İslâm ve iman
yolundan çıkarma) yoluyla bu görünmeyen manevî varlıkların ya da kavramların
gerçek olduğunu idrak eder. İşte bunun adı da imandır. Kısacası, manevî
varlıkların ispatı, fizikî âlemden delil getirmek yoluyla fizik ötesi
varlıkların hakikatine çalışılır. Allah'ın varlığının ve birliğinin enfusî
(insanın kendi iç tecrübesi ve maneviyatı) ve afakî (kâinatta var olan
olgusal gerçeklik ve bilimsel) delilleri kullanır.
Manevî Zarar [Sprital loss-harm-damage // Spritueller Schaden], manevî
risklerin tahakkuku sonucunda kişinin kalbinde (manevî dünyasında) meydana
gelen olumsuz bir değişmedir. // Manevî değerlere aykırı hareket etmenin
sonucunda kişinin maneviyatının bozulmasıdır. // Nefis mekanizmasını
harekete geçirmenin sonucunda kişinin (gayrî) maddî ziyana uğramasıdır.
|
 |
YURT DIŞINDA MANEVÎ BAKIM EĞİTİM PROGRAMLARI |
|
|
Yurt dışında özellikle hastanelerde, bakım merkezlerinde ve huzur evlerinde
manevî bakım programlarının uygulanması çoğu zaman kanunî bir zorunluluk
olduğu için, bununla ilgili olarak hizmet içi eğitim programlarında manevî
bakım eğitim programları düzenlenmektedir.
Örneğin Viyana’da bir meslek akademisi, 1.950 AVRO
karşılığında 160 saatlik bir manevî bakım eğitim programı
sunmaktadır.
Eğitimin Konuları:
-
Kişinin manevî dünyası
-
İnanç sistemleri
-
Yaşamanın anlamı
-
Dinî tecrübeler ve duygular
-
Teskin, Teselli ve Manevî Destek
-
Değişik kültürlerde ve dinlerde ölüm ve
ahiret inancı
-
Manevî konuları karşılıklı sohbetlerle
içselleştirme
-
Ritüeller, dualar ve ibadete yönelik
uygulamalar
Hedef Kitle:
Sağlık sektöründe ve sosyal hizmetlerde çalışan meslek personeli (hekimler,
Bakıcı personel, hemşireler, manevî terapistler, din adamları, sosyal
çalışmacılar, sosyal hizmet uzmanları, sosyal pedagoglar, fizyoterapistler,
fizik tedavi uzmanları, geriatristler).
Manevî Bakım Eğitimcileri:
Monika Müller, (Geştalt terapist); Bonn.
Matthias Schnegg, (Psiko-drama terapist ve papaz); Köln
Gian D. Borasio, (Nurolog ve palyatif uzmanı) Münih.
Elisabeth Hofstätter, (Hind Kültürü Uzmanı ve Din Uzmanı); Viyana.
Christian Metz, (Teolog, Psiko-terapist) Viyana.
Eğitim Dönemi:
Haziran 2006-Temmuz 2007.
Müracaat ve Eğitim Yeri:
Kardinal König Akademie
A-1130 Wien, Kardinal-König-Platz 3
Telefon: +43-1-804 75 93-629 (Mag. Margit
Doppelbauer)
Fax: +43-1-804 75 93-660
office@kardinal-koenig-akademie.at |
 |
TÜRKİYE’DE MANEVÎ BAKIM UYGULAMALARI ve EĞİTİM PROGRAMLARI |
|
|
Kayışdağı Darülaceze
Müdürlüğü bünyesinde yaşlı sakinler için 2005 yılında Manevi Bakım Birimi
oluşturulmuştur. Manevî Bakım birimi
Şefi, İlahiyatçı Ayten Sarıgöl
Hanımdır. Yaş ortalaması 68 olan Darülaceze sakinlerinin yaşamsal
ihtiyaçlarının yanı sıra manevi yönden de doyurulmalarının kurumsal
görevlerden biri olarak kabul edilmektedir. Dini gün ve gecelerde düzenlenen
özel organizasyonların yanı sıra rutin olarak manevî sohbet programları da
sürdürülmektedir. Gayri Müslim sakinler için de sürekli hizmet alabildikleri
kilise ve havra gibi ibadethaneler bulunmaktadır. Talepleri doğrultusunda
Cumartesi ve Pazar ayinlerine ulaşımları kurumca sağlanmaktadır.
2005 yılında bu kurumda çalışan personele hizmet
içi eğitim programları kapsamında sosyal ve manevî bakımın temellerine dönük
iki saatlik ders verilmiştir. Ders programlarında
Doç. Dr. Ali Seyyar
tarafından kaleme alınmış olan ve SHÇEK Genel Müdürlüğü tarafından 2005
yılında bastırılan “Teorik ve Pratik
Boyutlarıyla SOSYAL BAKIM” kitabı, kaynak
olarak kullanılmıştır. Ders sonunda kurum personeline ücretsiz olarak bu
kitap dağıtılmıştır.
Ali Seyyar, sosyal
hizmetlerde, tıbbî rehabilitasyon hizmetlerinde ve yaşlı bakım hizmetlerinde
manevî bakımın önemine dönük teorik ve pratik bilgiler içeren bir kitap
çalışmasında bulunmaktadır. Talep üzerine Ali Seyyar, gönüllü olarak sosyal
hizmet birimlerinde, huzurevlerinde, hastanelerde ve bakım merkezlerinde
çalışan personele manevî bakım ile ilgili konferanslar vermektedir.
Manevî Bakım ile ilgili daha fazla bilgi veya konferans talebi için
Müracaat-Danışma-İrtibat Hattımız:
www.sosyalsiyaset.net ve
aseyyar@sakarya.edu.tr |
|
|
İnternetten
Online Sipariş Vermek İçin Tıklayın |
|
 |
 |
Manevi Bakım İle İlgili Kitaplar |
 |
Manevi Bakım İle İlgili Makaleler |
 |
MANEVÎ BAKIM
İLE İLGİLİ WEB SİTELERİ: |
www.spcare.org/de
www.seelsorge.klinikum.uni-muenchen.de/
www.achtsame-sterbekultur.uni-hd.de/
www.univie.ac.at/oegrw/Symposion.pdf
www.kath.ch
www.ekd.de/seelsorge
www.pastoralpsychologie.de
www.bb-evangelisch.de/Dateien/aus-fortbildung_seelsorge2006.pdf
www.telefonseelsorge.de/
www.senioren-seelsorge.de/
www.seelsorge.net/
www.seelsorge.bistum-wuerzburg.de/
www.behinderte-pfarrer.de/
www.lebendige-seelsorge.de/
www.thchur.ch |
|
 |
|
|
 |
|
|
 |
|